Cilt çatlağı, cildin altındaki liflerin bozulmasına bağlı olarak ortaya çıkar. Cilt çatlakları tıbbi olarak bir sorun oluşturmaz fakat estetik görünüme engel olur. Cildin dermis tabakasında elastin ve kolajen bulunur. Bunlar deriye belirli bir esneklik kazandırır. Cildin esnek olması daha sağlıklı görünmesini sağlar. Bu proteinlerin zarar görmesi cilt çatlaklarının oluşmasına neden olur.
Gözle kolay bir şekilde görülen bu çatlaklar genellikle pembe, mor ve kırmızı renklerde kendini gösterir. Kozmetik bir problem olarak kabul edilen bu çatlakların sağlık için olumsuz bir tarafı olmasa da kişiyi rahatsız eden bir görünümü vardır. Bu sorunlar her iki cinste de görülebilir.
Tamamen giderilmesi veya en aza indirilmesi mümkün olan bu çatlakların nedenleri şu şekilde sıralanabilir.
- Hamilelik,
- Hızlı şekilde kilo almak veya vermek,
- Ergenliğe bağlı kas yapısındaki değişiklikler,
- Doğum kontrol hapları,
- Hormon değişiklikleri,
- Derinin ince ve hassas yapılı olması,
- Obezite,
- Vücuttaki yetersiz su oranı,
- Cushing sendromu,
- Kortizon içerikli krem veya hap kullanmak,
- Genetik faktörler,
- Kronik karaciğer rahatsızlıkları,
- Tifo, Tüberküloz, HIV ve AIDS hastalıklarının tedavi yöntemleri
- Enfeksiyon hastalıkları
Cilt Çatlağının Tedavi Yöntemleri
Cilt çatlağı oluşan bölgenin doku olarak tamamen eski haline dönmesi mümkün değildir. Uygulanan tedaviler derinliği azaltmak ve çatlak rengini normal cilt rengine döndürmek amacı ile yapılır. Göz altı morlukları da cilt çatlağı gibi estetik bakımdan rahatsız edici bir görünüm veren sorundur. Morlukları azaltmak ve daha estetik bir görünüme kavuşmak için “Göz Altı Morluklarına 6 Bitkisel Çözüm” yazısını okuyabilirsiniz. Ciltte oluşan çatlakların tedavisinde kullanılan yöntemleri ise şu şekilde sıralayabiliriz;
- Fraksiyonel lazer tedavisi
- Radyofrekans tedavisi
- Dermaterapi
- PRP (Platelet Rich Plasma)
- Krem ve ilaç tedavileri
Cilt çatlakları vücutta daha çok karın, göğüs, bacak, kalça, sırt ve kolun iç kısmında oluşur. Kadınlarda göğüs, kalça, karın ve bacak bölgelerinde erkeklerde ise kol, kalça ve sırt altında görülür. Bunun nedeni kadın ve erkeklerdeki hormon farklılıklarıdır. Kötü bir görünüm oluşturmasının dışında sağlık bakımından riskleri oluşturmaz. Sadece derin ve yoğun çatlakların bulunduğu bölgelerde kaşıntı olabilir.
Cilt çatlaklarının evreleri vardır ve tedaviler bu evrelere göre planlanarak uygulanır. Daha kolay tedavi olabilmek için çatlağın fark edilmesinden hemen sonra doktora başvurmak önemlidir.
Cilt Çatlaklarının Çeşitleri ve Evreleri
Cilt çatlaklarının Stria Rubra ve Stria Alba adı verilen iki çeşidi vardır. İlk kendini gösterdiğinde kırmızı-mor olarak gözlemlenen türü Stria Rubra’dır. Zamanın geçmesiyle birlikte çatlak rengi kırmızı-mordan dönmeye başlayarak soluklaşır. Soluklaşmış çeşidine Stria Alba denir. Cilt çatlaklarının ilk oluştuğu aşamada yüzeysel olarak belirgin olan damarlarda genişleme görülür. Ayrıca bu bölgede lenf hücreleri de fazlalaşır. Yavaş yavaş kolajen liflerinin azalması ile çatlaklar kendini daha fazla göstermeye başlar. Epidermisin incelmesinden dolayı çatlaklar iyice görünür hale gelir. Çatlakların yanı sıra saç ile ilgili problemler de oldukça can sıkıcıdır. Özellikle saç kayıpları ve kellik problemleri yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiler. Saç ekiminde kişiye özel tasarım yapılarak bu olumsuz durum tersine çevrilir. Cilt çatlakları klinik olarak 4 evrede incelenir. Birinci evrede, yeni oluşmuş olan cilt çatlağı ifade edilir. İkinci evre çatlakta henüz gözle görülen bir doku deformasyonuna rastlanmaz. Sadece çatlak rengi beyazdır. Üçüncü evrede dokularda açılma ve deri üzerinde çizgilenme görülmeye başlanır. Dördüncü evredeki çatlaklar hem renk hem de doku deformasyonu olarak belirgin şekilde kendini gösterir. Çatlak tedavileri bu evrelere göre yapılır. Evresine uygun olarak yapılmayan tedavinin faydasını görmek mümkün değildir.